ÖNE ÇIKANLAR
- Yabancı ülkelerin Avustralya’da yaşayan muhalifleri hedefleyen eylemlerine karşı bir bilgilendirme kampanyası başlatıyor.
- Takip edildiklerini düşünen göçmen kökenli Avustralyalıların yetkililere haber vermesi isteniyor.
- Kampanya Türkçe dahil 30 farklı dilde yürütülecek.
Yabancı ülkelerin ajanları tarafından takip edildiklerini düşünen göçmen kökenli Avustralyalıların hemen yetkililerle iletişime geçmesi isteniyor.
Avustralya’nın iç istihbarat servisi ve diğer devlet kurumları, son haftalarda göçmen Avustralyalılara yönelik çeşitli tehlikeleri gündeme getirmişti. Yabancı ülkelerin hem siyaseti etkilemeye çalıştığı hem de yabancı casusların kişileri hedef aldığı belirtiliyor.
Avustralya Federal Polisi (AFP) ikinci dili İngilizce olan göçmen toplumlara yönelik yeni bir kampanya başlattı. Yasal hakları ve hedef alındıklarını düşündükleri zaman ne yapabilecekleri konusunda bilinçlendirilmeleri amaçlanıyor. Yeni kampanya kapsamında, yabancı ülkelerden gelen tehdit, korkutma ve taciz türü olayları yetkililere nasıl bildirecekleri anlatılıyor.
30 dile çevrilecek kılavuzlar dışında AFP’nin toplumla iletişim görevlileri de diaspora toplumlarla birebir iletişime geçip bilinçlendirmeye destek olacak.
Yabancı ülkelerden gelen riskler
AFP’nin özel soruşturmalar müdürü Stephen Nutt Avustralya’nın çeşitli istihbarat kurumları ile beraber çalıştıklarını ve riskin “çok ciddi” olduğunu söyledi.
Yabancı ülkelerden gelen tehditlerin Avustralya toplumunun sadece bir kısmını değil büyük kısmını etkilediğini belirten Nutt, ayrıca birden fazla yabancı ülkenin müdahaleden (foreign interference) sorumlu olduğunu söyledi.
Yetkili yabancı ülkelerin tüm seviyelerde karar alıcılardan, sektör temsilcilerine ve göçmen toplum üyelerine kadar tüm Avustralyalıları hedef aldığını belirtti.
Federal polis göçmen toplumlara ulaşmak için toplum iletişim yetkililerine güveniyor. Source: AAP
Polis hedefte olan kişilerin yetkililere olanları bildirmediği için soruşturmaların aksadığından endişeleniyor. Özellikle yasaların çok farklı olduğu ülkelerden gelenlerin neyin yasadışı olduğunu bilmeme riskinin de altını çiziyorlar.
AFP yasadışı eylemlerin çeşitli biçimler alabileceğini söylüyor. İnternet üzerinden dezenformasyon kampanyalarından kişiye veya kişinin yurt dışında yaşayan aile bireylerine fiziksel saldırılara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor.
Suçun yasal olarak yabancı müdahale olarak belirlenmesi için eylemin doğrudan yabancı gücün emri ile gerçekleşmesi gerekiyor. Hiçbir dış etki olmadan harekete geçen aşırı milliyetçilerin işlediği suçlar bu kapsama girmiyor.
Yetkililer neden endişeli
Federal kurumlar son dönemde yabancı istihbarat servislerin Avustralya’da hiç olmadığı kadar aktif olduğunu belirtiyor. Rejim muhaliflerinin hedef alındığını hatta bazı vakalarda amaçlarının suikast olduğu bildiriliyor.
ASIO Genel Müdürü Mike Burgess tarafından sunulan yıllık güvenlik sunumunda da sadece otoriter rejimlerden değil, Canberra tarafından dost kabul edilen ülkelerin de casusluk faaliyetlerinin endişe kaynağı olduğunu belirtmişti.
Burgess ayrıca muhalifleri hedef alan iki ayrı olayı da paylaşmıştı. Birinde muhalif “etkisiz hale getirilmek için” yurt dışına davet edilmiş, diğerinde de bazı muhalifleri hedef alması için bazı ajanlar tutulmuştu.
İçişleri Bakanı Clare O'Neil geçenlerde, nadir görülür bir şekilde, İran’ı Avustralya’da yaşayan bir rejim muhalifini takip etmek ve gizlice evine girmekle suçladı.
2020’de de Melbournelu bir adam Avustralya’nın yabancı müdahale yasaları kapsamında suçlanan ilk kişi olmuştu.
